"Filika sorunsalı part 1" diye, derin filozofi yapmaya şorda başlamıştık, filikalar hakkında.
Okumayanlar için hatırlatma linki:
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız.
Üye Ol veya Giriş YapŞimdi hordan devam edeceğizdir. Gazamız mübarek ola..
Sonunda şöyle demişim o bölümün:
"Filika restorasyonu dediğiniz şey bir tirhandil masturbasyonu olabilir mi?
Olsa bile ben böyle bişiye tirhandil diye biner miyim..Binmem..Ama iyi bir filika restorasyonuna binerim bak. Filika diye binerim ama Tirhandil diye değil."
Yaaa!!
Tabiki gönül, Piçiko procesi için birinci çözüm olarak bir tirhandil hayal ediyor.
Yeni olsa iyi olur. Olmaz demeyiz yani..
Ancak bu gün itibarı ile Bodrum'dan aldığımız en iyi 8,5m tirhandil teklifi, yığma ahşap, çıplak tekne için 20.000 avrupa papeli civarında.
Buna bir 20.000 papelde donatım bedeli koyunuz. Oldu mu size 40.000 evropa papeli. Törkiş lira olaraktan 110.000 kayme.. Kayıt kuyut masrafları felan derken bu proce yaklaşık 125.000 Ülkem parası ediyor..Pahalı yani.
Bide zevksiz bi iş. Ne o baronlar gibi, bastır parayı yaptır tekneyi, bin git. Emek yok, çaba yok, macera yok, tarih yok yaşanmışlık yok. Pehh!! yakışır mı delikanlıya?
O zaman diyorumki, eski ustaların birinin elinden çıkma, kişiliği ve tarihi değeri olan bir güzeller güzeli tirhandil bulsam, al takke ver külah bir pazarlık alsam..
Üstünü tozlar kaplamış, pırıltısı farkedilmeyen bu elmas parçasına bir el atsam.
Hani tahta teknenin yaşı olmaz ya.. Hani tahta tekne refit edilince tamir edilmiş olmazda yepisyeni olur ya. Hani bendeniz, hayatını içmelerde, tersanelerde, ustalar arasında geçirip, sözüm ona işbilir, adam tanır oldum ya.
Eh iyi işte! O zaman daha ne?
Hem bir tarihi eseri, kaybolmakta olan bir güzelliği hayata döndürmüş olurum. Hem "ben yaptım, ben yaptım" diyebileceğim bişeyim olur. Hem kendi emeğimi paraya çevirmiş olacağımdan nispeten ucuza mal etmiş olurum. Hemde şu anlamsız emeklilik yaşamıma az biraz hareket gelmiş olur. Demekteyim..
Bu proce için örnek, hayal teknem "Sağanak" tirhandili, satılık değil ama, fikir olsun diye koyayım dedim resmini tekrardan..
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız.
Üye Ol veya Giriş YapBağlantıları görebilmek için üye olmalısınız.
Üye Ol veya Giriş YapEh yenganın verdiği bütçe malum, çok ağlarsam 75.000 kayme. Bu proceyi bu para içinde tuttuk tuttuk, tutamadık yandı gülüm keten helva.. Bide böyle bir tirhandili bulma şansımız da ayrı bir sorun konusu.. Spor bu işte..Arayacak, bulacak,yapacak,ucuza mal edeceksin bilader.. Yoksa ver parayı, al dünyayı; kolay iş o..Bozar delikanlıyı.. Baron muyuz biz?
İşler sarpa sararsa, tekne bulamaz para bulamaz olursak n'olucak? Kim sallanacak tonozda bütün yaz?
Tam bu noktada ortaya çıkan proceydi işte filika procesi.. Öyleydi ama, herkes o kadar üstüme geldiki, "olur mu lan öyle şey" diye, giderekten de bir inat procesi olmaya başladı yani..
"Olmaz mı diyonuz ? Ben yapayım da, olur mu olmaz mı görün bakalım" tadında bir kıpraşma var yani oralarımda.. Bilmem anlatabildim mi?
Tabiki gördüklerime, öğrendiklerime bakarak, kıymetli Bodrum'lu ustalardan feyz alarak cesaret ediyorum inatlaşmaya.. Yoksa daha öncede yazdığım gibi, bu iş üç otuz paraya, yapma çatma uydurma kaydırma işi değil..
Ben yapacam dediysem ustalar yapacak zaten.. Ucuza yapacam dediysem, paraya da kıyacağız yani..Her şey olması gerektiği gibi olacak herhalde.
Denizle şakaya gelmez. Yazarınız çikin bişiye binmez..
Uzadı, part 3 ü bekleyin anacığım..N'apiyim laf çok..